Haber

Kanun hükmünde kararname ile yeniden istihdam edilen veteriner işten çıkarıldı: Maaş iadesi

İstanbul Maltepe İlçe Tarım Müdürlüğü’nde görevli veteriner hekim ve KESK’e bağlı Tarım Orkam Sen üyesi Erdoğan Ber, 29 Nisan 2017’de 689 Sayılı KHK ile görevinden ihraç edilmişti. Ankara 19. İdare Mahkemesi’nin 20 Mart 2023 tarihli kararı, Maltepe İlçe Tarım Müdürlüğü’nün itirazı üzerine 19 Temmuz 2023’te yeniden durduruldu. Temmuz ayında ödediği maaşı da geri istendi.

İstanbul Maltepe İlçe Tarım Müdürlüğü’nde görev yapan KESK’e bağlı Tarım Orkam Sen üyesi Veteriner Hekim Erdoğan Ber, 2017 yılında 4 ay açıkta kaldıktan sonra 29 Nisan 2017’de 689 Sayılı KHK ile görevinden ihraç edilmişti. Ber, ihraç kararına itiraz etti. Ankara 19. İdare Mahkemesi’nin 20 Mart 2023 tarihli kararı ile görevine iade edildi. Ber, aynı kurumda 17 Mayıs 2023 tarihinde yeniden göreve başladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı Hukuk Bürosu, iade kararına itiraz etti. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 14. İdari Dava Daire Başkanlığı, 19 Temmuz 2023 tarihinde; Ankara, 19. İdare Mahkemesi’nin iade kararının yürütmesini durdurdu. Yürütmeyi durdurma kararıyla Ber’in işine yeniden son verildi. Ber, Maltepe İlçe Tarım Müdürlüğü’nün kendisine temmuz ayında ödenen maaşın da iade edilmesini istediğini belirtti.

Erdoğan Ber, süreci ANKA’ya şöyle anlattı:

14. BÖLGE İDARE MAHKEMESİNİN KURUM TARAFINDAN İSTİSMAR EDİLMİŞ OLDUĞUNA İNANIYORUZ’

“Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı bizi şok etti. Ailem, meslektaşlarım. Bu süreci bilen herkes şok oldu. Çünkü yürütmeyi durdurma kararı; Çok özel durumlarda alınan kararların olduğunu biliyoruz. Ankara 19. İdare Mahkemesi 6,5 yıl süren uzun mücadeleler sonunda benim işe iademe karar verdi. Maltepe İlçe Tarım Müdürlüğü’nde Veteriner Hekim olarak iki aydır işimin ehli olarak çalışmaktayım. Bayramda herkes tatildeyken biz oradaki arkadaşlarımızla gece gündüz çalışıyorduk. Her bakımdan işimi yapmaya geri dönmüştüm. Tüm bunların üzerine yürütmeyi durdurma kararı tüm arkadaşlarımı ve avukatlarımı şok etti.

Çünkü idare mahkemeleri tarafından sınır dışı edilenlerin geri dönüş imkanları yüzde 10’un altında. Bu idari mahkemeler bizim gibilerin yüzde 90 veya daha fazlasını reddediyor. Şimdi yüzde 5 ile yüzde 10 arasında kabul edilen belgeler var. Ben o yüzde 5’in, yüzde 10’un içine girmeyi başaranlardandım. Genellikle yüksek mahkemeler bu kararları onaylar. Akademisyenlerin ret veya yürütmeyi durdurma kararlarını duymuş olsak da bu örnekler bizim gibi kurumlarda pek yaygın değildi. 14. Bölge İdare Mahkemesi’nin kurum tarafından yanıltıldığını düşünüyoruz.

“GÖREVE BAŞLAMADAN ÖNCEKİ BEŞ YIL ÖNCE SUÇ DOSYASINI DELİL OLARAK GÖSTERDİLER”

2016’da beni ilk açığa aldıklarında FETÖ üyeliği, irtibatı, mensubiyeti dediler. O dönemde yaptığımız görüşmelerden sonra -sadece ben değil 42 arkadaşım açığa alındı- bakana ulaştık ve bakan isimlerimizi açıklayan il müdürlüklerinden FETÖ ile bağlantımızı ve iltisakımızı gösteren bir belge istedi. Orada belge olmadığı için ben hariç tüm arkadaşlarımız iade edildi. FETÖ argümanı o aşamada çöktü.

Benim hakkımda bir sabıka kaydı vardı. 2013 yılında Tarım Bakanlığı’nda çalışmaya başladım. Memura başlamadan 5 yıl önce sabıka kaydı delil olarak gösterdiler. İstanbul Anadolu Adliyesi’nde devam eden suç evraklarım nedeniyle beni işe iade etmediler. 2010 yılında o belgeden beraat etmiştim. O dönemde sendikamın işçiler genel müdürlüğü düzeyinde yaptığı toplantılarda söylediği şey şuydu: ‘Erdoğan’ın rasgelelikle işi olmadığını biliyoruz ama eğer öyleyse. Bu cümleden beraat ettiyse iade edeceğiz’ dedi. Maalesef o süreyi beklemediler ve 689 Sayılı KHK ile beni hızla ihraç ettiler. O ihraç kararından 45 ay sonra o suç evrakından beraat ettim. O suç belgesindeki beraat kararı da Cumhuriyet Başsavcılığının temyize gerek kalmaksızın kesinleşen kararıydı.

‘İHRACATTAN SONRA KATILDIM TELEVİZYON PROGRAMINDAKİ KONUŞMA İHRACATIMIN NEDENİ BELLİ OLDU’

Artık muhatabımız Tarım ve Orman Bakanlığı değil. Heyete belgeleri göndermemize rağmen heyete de ulaşmak mümkün olmadı. Beş yıl sonra kurul hakkımda ret kararı verdi. Böylece mahkemeye gittik. Kurulun hakkımda reddi, benim ihraç edildiğim dönemde televizyon programlarında yaptığım açıklamaları da gösteriyordu. İşten çıkarılmamdan sonra katıldığım bir televizyon programında yaptığım konuşmayı gösterdiler. Buradaki mantıksızlık her yönüyle ortada. İhraç edildikten sonra o programa çıkıp hükümeti, bakanlığı eleştiren konuşmalar yapacağımı nereden bildin? Her bakımdan, teşebbüsü engellemek için yeni ilişkiler kurdular. Kaldı ki o televizyon konuşmalarında hakkımda açılan idari soruşturma da söz konusu değil. Mahkeme aşamasında geri çektiler.

‘KURUMUN SÜREKLİ İŞE DÖNÜŞÜ ENGELLEMEK İÇİN SİSTEMATİK BİR ÇALIŞMASI OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ’

Çürüttüğümüz her tezin ardından kurumun yeni argümanlarla ortaya çıktığını görüyoruz. Kurum karara itiraz ederken adli sicilimde yer almayan ve laftan öteye gitmeyen argümanlarla karşımıza çıkıyor. Kurumun işe dönüşü ve adaletin tecellisini engellemek için her zaman sistemli bir çaba sarf ettiğini görüyoruz. Tarım Bakanlığı hukuk müşavirliği? Yoksa gerçekten bir karakol mu? Bir karakolun bile adı geçen makamlarla ilgileri arasında dikkat ettiği bazı hususlar vardır. Son derece keyfi ve iftira niteliğinde kabahatler üretiyorlar. Elbette onları çürüteceğiz. Burada en ufak bir şüphemiz yok. Tarım Bakanına şu soruyu sormak istiyorum; Bu kadar zulüm görmüş biri olarak sizin yerinize bu kararları kim veriyor? Tarım Bakanlığında bu konular için oluşturulmuş özel bir komisyon var mı? Bu hukuk müşaviri tarafından yazılan dilekçelerin herhangi bir karşılığı var mı? Bunlar Tarım Bakanlığı çalışanı mı? Bunu bilmeye hakkımız var. Bunu sonuna kadar takip edeceğim. Kim bu insanlar, unvanları ne? Çünkü bir avukatın, bir avukatın, belgemde yer almayan çeşitli suçlamalarla beni suçlayacağına, mahkemeyi etkilemeye ve manipüle etmeye çalışabileceğine inanmıyorum. Ben avukata sığamam o zaman bu baskıyı kuranların kim olduğunu açıklamaları lazım.

‘HAHİM REFİK TURŞUCU’NUN ADİ ÜYE OLARAK ATANMASINI TEŞEKKÜR EDERİM’

İade kararımı imzalayan Hakim Refik Turşucu’nun Osmaniye’ye asıl üye olarak atanmasından da endişe duyuyorum. İade kararımda imzası bulunan Ankara İdare Mahkemesi’nden Osmaniye gibi bir yere düz hakim olarak atandığını duyunca belgem hakkında verilecek karar açısından endişelerimi artırıyor. hukuki yön.” (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu